Bugun...

Ya getir, ya da oturduğun yerde otur.

 Tarih: 22-01-2024 23:53:00
Murat SEYİRCİ

Yaşlı, eşinden boşanmış bir kadın.
Ne evi var, ne de emekli veya babasından kalmış bir maaşı.

Ne tarlası var, ne de üzerine kayıtlı bir mirası.

Ne kolunda bileziği var, ne de cüzdanında parası.

Ayrıldığı eşinden aldığı aylık nafaka sadece 800 TL.
Harca harca bitmez, harcamaya da güç yetmez.

Bırakın maaş almayı, sadece yeşil kart alabilmek için devlet diyor ki...

"Önce gelir testine gireceksin.
Oturduğun evde bir asgari ücretin dışında gelir olmayacak.

Kızının, damadının evinde mi kalıyorsun?
Onların kaç çocuğu olduğunun hiç bir önemi yok, kazançları en fazla bir asgari ücret olacak.
5 çocuğu da olsa, en fazla bir asgari ücret gelirleri olacak.
O zaman fasfakir sayılacak.

Eğer iki asgari ücret olursa, bunu senden sorumlu tutar, yeşil kart vermem veya iptal ederim."

Özetle devlet diyor ki, "Sen fakir kalacaksın, yanında kaldıkların da fakir olacak.
O zaman sana yeşil kart, hak kalacak."

Sizce burada bir yanlışlık yok mu?
Yaşlısının sağlığına bile bakamayan, yeşil kart vermeyen, şehir hastaneleri övünen bir devlet olur mu?

Gelelim daha da vahim gerçeğe.

Yaşlı kadın eşinden boşanmış, 800 TL nafakası var.
Yeterli geliri olmadığı için damadının evinde kalıyor.

Der ki yaşlı kadın kendi kendine...
"Ben kimseye yük olmayayım, devletim nasılsa bana bakar.
Ben tek göz odası, bir de mutfağı olan bir eve çıkayım."

Peki kiralık evde tek kişinin aylık masrafı ne kadar.
En düşük 3 bin ₺ kira
Aylık 1500 ₺ market,
Ortalama 400 ₺ de fatura yazalım,
Kışında ısınma gideri aylık 500 ₺ olsun.
Etti mi en fakirinden kaba hesap 5400 ₺

Yazın evi klima ile soğutmaya gerek yok, yansın kavrulsun.
Kıyafet, hastane, yol vb. masrafların hiç birini yazmaya gerek yok, hayatı bitsin telef olsun.
"Devletim bana bakar" diyerek devletin Sosyal Yardımlaşma Vakfı'na gidiyorsun.

Öncelikle gelir testine gireceksin.
Testten beş parasız çıkacaksın.
Üzerine kayıtlı ne bir mal, ne bir maaş olacak.
800 TL nafakadan da cayacaksın.

Tüm bunları kabul ediyorsan sana vereceğimiz aylık para 2 bin ₺.

Rakam ile anlamadıysanız yazı ile yazayım.
Tam tamına, (İki bin Türk Lirası)

Bozdur bozdur harca.
Sizce bu fakire, bu devletin yaptığı reva mı?
"Yaşlıma bakıyorum" diyen hükümete inanç mı?

Çalışmaya gücü olmayan, muhtaç insanlara yapılan cefa mı?

Devlet baba...
Neden 800 TL nafakasından vazgeçirmeye zorluyorsun.

Bir de mahkeme kararı ile şart koşuyorsun.

Vereceğin 2 bin ₺ yardım, "800 ₺'nin üstüne 1200 ₺ de ben ekleyeyim" demiyorsun.

Gerçekten yaşlısına bakan Almanya bile bizi kıskanıyor ya...

Hayata Seyirci kalmamanız dileğiyle.

  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
  • BUGÜN ÇOK OKUNANLAR
  • BU HAFTA ÇOK OKUNANLAR
  • BU AY ÇOK OKUNANLAR
YUKARI