Bugun...
SON DAKİKA

Geleceği eşitlikle inşa edebilsek…

 Tarih: 20-06-2024 11:46:00
Neşide BALLI

Artık toplumsal cinsiyet eşitliği sadece kadınlar ve erkekler arasında eşit hakların sağlanması anlamına gelmiyor. Bu kavram bireylerin cinsiyet kimlikleri ve cinsel yönelimleri ne olursa olsun, toplumda eşit fırsatlara sahip olması gerektiğini ifade ediyor. Fakat ne yazık ki toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda halen kat edilmesi gereken uzun bir yol var.


 

Eğitim, sağlık, istihdam ve siyasi katılım gibi temel alanlarda kadınlar hala ayrımcılığa maruz kalıyor. Türkiye’de ve dünyada kadınların iş gücüne katılım oranı erkeklere kıyasla daha düşük. Kadınlar aynı işi yapan erkeklere göre daha az maaş alıyor ve üst düzey yönetici pozisyonlarında yeterince temsil edilmiyor. Bu durum sadece bireysel değil, toplumsal kalkınmayı da olumsuz etkiliyor çünkü çeşitliliğin ve eşitliğin olmadığı bir iş ortamı yenilikçi fikirlerin ve üretkenliğin önünde engel teşkil ediyor.


Cinsiyet eşitliği, sadece bir insan hakkı meselesi değil, aynı zamanda ekonomik bir gerekliliktir. McKinsey’in yaptığı bir araştırma, cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının küresel ekonomiye trilyonlarca dolar ekleyebileceğini ortaya koyuyor. Kadınların iş gücüne katılımının artması, hane gelirlerini yükseltecek, yoksulluğun azalmasına katkı sağlayacak ve ekonomik büyümeyi hızlandıracaktır.


Eğitim alanında da toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanmalı. Kız çocuklarının eğitimine yatırım yapmak, toplumların refah seviyesini yükselten en önemli adımlardan biridir. Eğitimli kadınlar daha sağlıklı aileler ve daha güçlü ekonomiler demektir. Maalesef hala dünya genelinde milyonlarca kız çocuğu çeşitli nedenlerle eğitimden mahrum kalıyor. Bu durumun değişmesi için hükümetlerin ve sivil toplum kuruluşlarının daha fazla çaba göstermesi gerekiyor.


Toplumsal cinsiyet eşitliği sadece kadınların değil, erkeklerin de yararına olan bir konudur. Geleneksel cinsiyet rollerinin baskısından kurtulan erkekler, duygusal ve sosyal hayatlarında daha sağlıklı bireyler olarak yaşamlarını sürdürebilirler. Erkekler de duygusal destek almaktan çekinmemeli, çocuk bakımına ve ev işlerine daha fazla dahil olmalıdır. Bu hem bireysel mutluluğu artırır hem de daha dengeli bir toplum yapısına katkı sağlar.


Anlayacağınız toplumsal cinsiyet eşitliği, tüm bireylerin potansiyellerini tam anlamıyla gerçekleştirebildiği bir dünyanın anahtarıdır. Bu hedefe ulaşmak için her birimize düşen sorumluluklar var. Stereotipleri yıkmalı, eşitlikçi politikaları desteklemeli ve her fırsatta eşitlik için sesimizi yükseltmeliyiz. Yarınlarımızı daha adil ve eşit bir dünya haline getirmek için bugün harekete geçmeliyiz.


heartNeşide BALLI

 

  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
  • BUGÜN ÇOK OKUNANLAR
  • BU HAFTA ÇOK OKUNANLAR
  • BU AY ÇOK OKUNANLAR
YUKARI