Bugun...

Suyun Sessiz Çığlığı..

 Tarih: 23-04-2025 10:08:00
Neşide BALLI

Bir zamanlar bolluğun simgesi olan topraklar, artık susuzluktan çatlıyor. Barajlar dolmak bilmiyor, nehirler yatağını unutmuş gibi akmıyor. Her geçen gün biraz daha fazla hissediyoruz kuraklığın soğuk nefesini. Ama asıl soru şudur ki,hissediyoruz ama ne kadar umursuyoruz?

 

İklim krizinin bize en yakın yüzü artık kuraklık. Sadece uzak köylerdeki çiftçilerin değil, şehirde market rafında domates arayan herkesin meselesi. Çünkü su azalınca üretim de azalıyor, fiyatlar artıyor, yaşam zorlaşıyor. Ve bu bir kelebek etkisi yaratıyor: Kuraklık sadece toprağı değil, ekonomiyi, sağlığı, göçleri ve hatta sosyal huzuru da tehdit ediyor.

 

Peki biz ne yapıyoruz? Elimizde su şişesiyle yaz güneşinde gezip, musluğu açık bırakıp sonra “barajlar neden boş” diye soruyoruz. Oysa çözüm, hepimizin günlük yaşamında saklı. Basit alışkanlıklar değişebilir: Diş fırçalarken suyu kapatmak, damlayan musluğu onarmak, çim yerine yerli bitkilerle bahçe düzenlemek... Bunlar küçük gibi görünebilir ama milyonlar yaptığında devasa etkiler yaratır.

 

Ayrıca yerel yönetimlerin, su yönetimi politikalarını güncellemesi gerekiyor. Yağmur suyu hasadı, gri su kullanımı, tarımda damla sulama gibi yöntemler teşvik edilmeli. Eğitim müfredatına bile “su bilinci” dersi eklenmeli artık.

 

Kuraklık kader değil. Ama onu görmezden gelmek, sonu hızla gelen bir geleceğe göz göre göre yürümek demek.

 

Belki de artık susuzluk değil, bizim sessizliğimiz asıl tehlike…

  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
YUKARI